Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamaya göre, Tatar, İstanbul temasları kapsamında Kıbrıs Türk Kültür Derneğini ziyaret ederek, yöneticileriyle görüştü.
Cumhurbaşkanı Tatar, Dernek ziyaretinde üyelere hitaben yaptığı konuşmada uzun yıllar başkanlık yaptığı İstanbul Türk Kültür Derneğinde çok anıları olduğunu belirterek, 1946 yılında Derneğin kurucusu olan Prof. Dr. Derviş Manizade’nin yaptığı çalışmaların önemine değindi.
Derneğin başkanlığını yapan ve yönetiminde bulunan tüm isimlere değinerek, hayatlarını kaybedenlere Allah’tan rahmet dileyen Tatar, Derneğin tüm başkan ve üyelerinin Kıbrıs Türk halkının mücadelesi ve varlığı için emek verdiğini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Derneğin çok önemli etkinlik ve toplantılara ev sahipliği yaptığını, Türkiye’de kamuoyu oluşmasında önemli roller oynadığını, özellikle 1974 öncesinde burada yapılan etkinliklerin Türk hükümetlerine yön verdiğini söyledi.
Dr. Fazıl Küçük’ün ve Rauf Raif Denktaş’ın verdiği mesajların buradan gerekli yerlere ve yetkililere iletildiğini anlatan Tatar, İstanbul’a Kıbrıs’tan üniversite için gelen Kıbrıslı Türklerden Erenköy mücadelesine katılan ve şehit düşenler olduğunu da anımsattı.
Tatar, Kıbrıs Türk halkının bağımsızlığı ve hürriyeti, onur içinde yaşayabilmesi için Derneğin geçmişten günümüze yaptığı diğer çalışmalara da değindi.
Cumhurbaşkanı Tatar, “1974 Barış Harekatı’nda Dernekte sabahlara kadar çalışılıp, dualar edildi” dedi.
Kıbrıs meselesine de değinen Tatar, Kıbrıs Türkü’ne federal temelde çözüm modelinin dayatıldığını belirterek, tehlikelerinden bahsetti.
Federasyonla zaman içinde çoğunluğun azınlığı yöneteceğini, Rum-Yunan ikilisinin egemenliklerini Kuzey’e yayacaklarını söyleyen Tatar, Kıbrıs Rum tarafının Avrupa Birliği’ne tek taraflı alınmasıyla Türkiye Cumhuriyeti’nin garantörlüğünün kaldırılabileceğini ve Türk askerinin adadan çekilebileceğini ifade etti.
Kıbrıs’ın İngiltere idaresine girmesinin ardından Ada'ya Rum nüfusu aktarımı yapıldığını ve Türklerin Anadolu’ya göç etmesiyle nüfusun Rumların lehine arttığını anlatan Tatar, Rum-Yunan ikilisinin 357 yıl kesintisiz olarak Osmanlı İmparatorluğu idaresinde kalan Kıbrıs’ta Türkleri dışlayıp tamamen Ada'yı ele geçirmek istediğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs’ı idaresi altına alan İngiltere’nin Ada'dan çekilirken 2 egemen üs aldığını ve bu üsleri istediği gibi kullanıp, hesap vermediğini ifade etti.
İki ayrı eşit egemen devletin iş birliğine dayalı bir çözüm istediklerini belirten Tatar, yeni siyasetin Türkiye tarafından desteklendiğini, egemen eşitlik ve eşit uluslararası statünün kabulü ile yeni ve resmi müzakerelere başlayacaklarını dile getirdi.