Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (KTMMOB) Gıda Mühendisleri Odası Başkanı Beste Oymen, 22 Mart Dünya Su Günü dolayısıyla yayımladığı mesajda, “İyi su yönetimi barış için anahtardır” ifadelerini kullandı.
Oymen mesajında, suyun önemine vurgu yaparak, “Canlıların yaşaması için hayati öneme sahip olan su, en küçük canlı organizmadan en büyük canlı varlığa kadar, biyolojik yaşamı ve bütün insan faaliyetlerini ayakta tutmaktadır.” ifadelerini kullandı.
Dünya Su Günü’nün bu yılki temasının “Barış İçin Sudan Faydalanmak” olarak belirlendiğini belirten Oymen, su döngüsündeki işlev bozuklukları, sağlıktan açlığa, eğitimden sanayiye, afetlerden barışa kadar tüm önemli küresel konulardaki ilerlemeyi baltaladığını kaydetti.
İyi su yönetiminin barış için anahtar olduğunu belirten Oymen, “Ülkeler bu değerli ortak yaşam kaynağı olan su üzerinde iş birliği yaptığında barış için bir araç olabilir. Su kıt olduğunda veya kirli olduğunda ya da adil olmayan bir şekilde paylaşıldığında veya suya erişim mümkün olmadığında topluluklar ve ülkeler arasında çatışmayı tetikleyebilir ve yoğunlaştırabilir.” ifadelerine yer verdi.
“Bölgesel barış ve güvenliğin tesisine katkı sağlamada önemli bir vasıta”
Oymen, “Küresel uygarlığın ve barışın temeli sayılan suya bir devletin yeterli miktarda sahip olması ekonomik ve siyasal istikrarı kadar var olması ile de doğrudan ilgili olup su güvenliği de uzun dönemde bölgesel barış ve güvenliğin tesisine katkı sağlamada önemli bir vasıtadır.” ifadelerini kullandı.
Yetersiz su kaynakları ve suya ilişkin diğer problemlerin de tam tersi bir etki yaratarak suyu istikrarsızlığın kaynağı haline getirebildiğini kaydeden Oymen, iklim değişikliğinin etkileri artarken ve dünya nüfusu büyürken, su kaynaklarını koruma ve muhafaza etme ihtiyacının daha da önem kazandığını vurguladı.
Oymen mesajında şu ifadeleri kullandı:
“Kamu sağlığı ve refahı, gıda ve enerji sistemleri, ekonomik üretkenlik ve çevresel bütünlük, hepsi iyi işleyen ve adil bir şekilde yönetilen bir su döngüsüne bağlıdır. Yaşadığımız bu dünya gelecek kuşaklara emanet olacağından, herkesin üzerine çok büyük sorumluluk düştüğünü unutmamak gerekir. Suyun yalnızca kullanılacak ve üzerinde rekabet edilecek bir kaynak olmadığının, yaşamın her alanına özgü bir insan hakkı olduğunun bilinciyle hareket etmeliyiz. Siz, aileniz, okulunuz ve çevrenizdekiler, su etrafında birleşerek, suyu kirletmeden ve israf etmeden verimli ve barış için kullanarak, daha istikrarlı ve müreffeh bir yarının temellerini atabilirsiniz.”