Halkın Partisi (HP) yetkilileri, köy ziyaretleri çerçevesinde ekiple Köprülü, Çayönü ve Güvercinlik köylerinde vatandaşlarla bir araya gelerek sorunları dinledi, görüşlerini sundu ve soruları cevapladı.
HP’den yapılan açıklamaya göre ziyarette, Başkan Kudret Özersay, Genel Sekreter Turgut Alas, Gazimağusa İlçe Başkanı Hülya Karaali, Örgütlenme Sorumlusu Cengiz Karataş, Gazimağusa İlçe Yönetim Kurulu üyeleri, Girne ve İskele İlçe Başkanları, Merkez Yürütme Kurulu üyeleri ve diğer parti yetkilileri yer aldı.
-Özersay: “Düğününüze gelenin düğününe gidin, oy vermenize gerek yok”
Ziyaretler sırasında konuşan Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, son dönemde Halkın Partisi’nin gündeme getirdiği çok sayıda yolsuzluk, hukuksuzluk ve devleti zarara uğratma örnekleri olduğunu ve bunların üzerine giderek polis ve Savcılık süreçleri ertesinde sorumluların cezalandırılması konularındaki kararlılıklarını vurguladı.
Özersay, “Bu ülkenin kaynaklarını kendi menfaatleri, ailelerinin menfaatleri için çar çur edenlere artık hiçbir şekilde göz yummamak ve partizanlıkla devletin kurumlarını çökertmeye çalışanlara karşı durmak kaçınılmazdır. Bu ülkenin tek çıkış yolu temiz ve dürüst siyasettir” dedi.
Ülkenin düzlüğe çıkabilmesi için vatandaşlara da görevler düştüğünü ifade eden Özersay, “Bir siyasi sırf düğününüze, cenazenize geldi diye ona oy vermenize gerek yoktur. Sizi doğum gününüzde aradı diye, sırf bu nedenle oy vermenize gerek yoktur. Siz de onun düğününe gidin, doğum gününü kutlayın ama temiz ve dürüst bir siyaset anlayışı yoksa, devleti çalıyorsa, kötü yönetiyorsa, ailesiyle birlikte o makamlarda kendi cebine çalışıyorsa oy vermeyin” ifadelerini kullandı.
-Alas: “Ülke tarımı ancak bilimsel yaklaşımla ve planlama ile ayağa kaldırılabilir”
Halkın Partisi Genel Sekreteri, Ziraat Yüksek Mühendisi Turgut Alas ise ziyaretler sırasında, vatandaşların özellikle bazı tarımsal ürünlerdeki hastalıklar ile narenciye ve enginarın yurt dışına ihracı konusunda yaşanan sıkıntılarla ilgili sorularını cevaplandırdı.
Alas, Türkiye’nin aldığı tedbirlerin ihracatı engellememesi için çok önceden hastalığın ülkede olup olmadığıyla ilgili araştırma ve denetim yapılması gerektiğine dikkat çekerek, “Aylar önce bu ülkeyi yönettiğini iddia edenlere söyledik, uyardık ama dikkate almadılar. Ya çıkıp ‘hastalık yoktur zaten' dediler ve hafife aldılar ya da ‘biz Türkiye ile konuşur hallederiz' diyerek popülist yaklaşımlarla durumu geçiştirmeye çalıştılar. Oysa konu çok basittir ve çözümü de mümkündür. Güney Kıbrıs’ta hastalığı yayan vektör böcek görüldüğü anda bizim tarafta hemen araştırma yapmamız, denetimlerle tedbir almamız gerekirdi. Ancak maalesef öyle bir vizyon yok” diye konuştu.
Piyasada sebze fiyatlarıyla ilgili olarak üreticileri suçlamanın kolaycılığa kaçmak olduğunu vurgulayan Alas, “Üreticinin vergisini de ödeyerek verdiği malın fiyatı bugün marketlerdeki fiyattan çok daha makuldür, arada hangi noktada bu fiyatın kim tarafından bu kadar yükseltildiğine bakmak gerekir. Öte yandan hangi ürünün ne oranda üretilmesi gerektiği konusunda iyi bir planlama yapılsa ve üretici de yönlendirilse, bugün tarımda hem üretici hem de tüketici rahatlar. Tarımda ithal ürün ve onun miktarı, ithal izni verildi mi verilmedi mi, kime ne oranda verildi gibi konulardan ziyade yerli üretimin planlanması, üreticinin anlamlı şekilde teşvik edilmesi konularına odaklanmak gerekir” ifadelerini kullandı.