İnşaat Mühendisleri Odası, değişen iklim koşulları ve suya olan talebin her geçen gün artması dikkate alındığında mevcut su kaynaklarının korunması, temiz ve güvenli suya erişiminin sağlanması, sürdürülebilir su yönetimi stratejilerinin geliştirilmesi ve uygulanması, sağlıklı bir gelecek için atılması gereken zorunlu adımlar olduğunu vurguladı.
Oda, Dünya Su Günü mesajında, “Her iki toplumun çevre teknik komitelerini, Kıbrıs su havzasında, iş birliğini geliştirmeye, mevcut sorunları önleme veya azaltmaya yönelik çalışmaları teşvik etmeye, her iki yönetimin ortak kullandığı su kaynaklarından genel faydayı artırmaya, mevcut riskleri minimize ederek doğadaki kirletici baskısını azaltmaya ve su kaynaklarını efektif bir şekilde kullanmaya, kısacası, suda barışı getirmeye davet ediyoruz.” dedi.
Oda Başkanı Doç. Dr. Abdullah Ekinci gün dolayısıyla yayınladığı mesajda, her yıl farklı temalarla kutlanan bu özel günün bu yıl “Barış için sudan yararlanma” temasıyla kutlanacağını ve suyun dünyanın istikrarı ve refahında oynadığı kritik role vurgu yapacağını kaydetti.
Ekinci mesajında şunlara yer verdi:
“Küresel olarak, günümüzde özellikle kurak ve yarı kurak bölgelerde yaşayan milyonlarca insan, güvenli içme suyuna erişimde önemli zorluklarla karşı karşıya kalmaktadır. Ülkemiz de Akdeniz’in tipik iklim özelliklerine sahip olması nedeniyle, benzer zorlukları yaşamakta ve güvenli içme suyu sağlama konusunda önemli mücadelelerle yüzleşmektir. Bu zorluklar, tarımsal faaliyetlerin ve evsel atıkların yol açtığı yerel su kaynaklarının kirlenmesi ile daha da derinleşmektedir.
Yerel su kaynaklarının kalitesindeki düşüş, su yönetimini karmaşık bir hale getirmekte; küresel ısınmanın neden olduğu yağış dağılımlarındaki değişiklikler, kuraklık ve sel gibi aşırı hava olayları ise mevcut su kaynakları ve altyapının sürdürülebilirliğini ciddi şekilde riske atmaktadır.
Bu zorlayıcı durumlar, etkin su yönetimi stratejilerinin geliştirilip uygulanmasını zorunlu kılmaktadır. Etkin su yönetimi stratejileri, su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımını sağlamak, su kirliliğini önlemek ve herkes için güvenli içme suyu erişimini garanti altına almak açısından büyük önem taşımaktadır.
Bu kapsamda, su tasarrufu ve verimliliğinin artırılması, halkın su tasarrufu konusunda bilgilendirilmesi, atık suyun tarımsal ve sanayi faaliyetlerinde yeniden kullanımının teşvik edilmesi ve geri dönüştürme teknolojilerine yapılan yatırımların öncelikli adımlar arasında yer alması gerekmektedir.
Bunun yanı sıra, sanayi atıkları ve tarımsal faaliyetlerden kaynaklanan kirliliği önlemek amacıyla çevresel düzenlemelerin güçlendirilmesi, evsel atık suların etkin bir şekilde arıtılması için altyapının iyileştirilmesi gerekmektedir. Yenilenebilir su kaynaklarının geliştirilmesi, yağmur suyu hasadı ve arıtma teknolojileri aracılığıyla su arzının artırılması da önemli bir yöntemdir.
Su kaynaklarının yönetimi ve korunması, kamu kurum ve kuruluşları ile yerel yönetimlerin ve sivil toplum örgütlerinin ortak çalışmalarını gerektiren kritik bir alandır. Bu kurum ve kuruluşların su yönetimi süreçlerine aktif katılımı, bu politikaların kapsayıcı ve etkili bir şekilde geliştirilmesini sağlayacaktır. Aynı zamanda, iklim değişikliğinin yol açtığı kuraklık ve sel gibi aşırı hava olaylarına karşı dayanıklı altyapıların inşası bu mücadelede büyük önem taşımaktadır.
Değişen iklim koşulları ve suya olan talebin her geçen gün artması dikkate alındığında mevcut su kaynaklarının korunması, temiz ve güvenli suya erişiminin sağlanması, sürdürülebilir su yönetimi stratejilerinin geliştirilmesi ve uygulanması, sağlıklı bir gelecek için atılması gereken zorunlu adımlardandır.
‘Barış için sudan yararlanma’ temasına vurgu yapılan 2024 yılında Kıbrıs adasında geçtiğimiz 50 yıl içerisinde birbirinden bağımsız iki yönetim tarafından yönetilmeye çalışılan su kaynaklarının yönetilmediğini ve suyun bir tarafta sınır aşan sular kapsamında diğer taraftan da sürdürülebilir yapıdan çok uzak deniz suyu arıtımı ile tedarik edildiği gözlemlenmektedir.
KTMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu ve Su Kaynakları Komitesi olarak 22 Mart 2024 Dünya Su Günü temasını hatırlatır, her iki toplumun çevre teknik komitelerini, Kıbrıs su havzasında, iş birliğini geliştirmeye, mevcut sorunları önleme veya azaltmaya yönelik çalışmaları teşvik etmeye, her iki yönetimin ortak kullandığı su kaynaklarından genel faydayı artırmaya, mevcut riskleri minimize ederek doğadaki kirletici baskısını azaltmaya ve su kaynaklarını efektif bir şekilde kullanmaya, kısacası, suda barışı getirmeye davet ediyoruz.”