Genelde filmlerde gördüğümüz, klişeleşmiş bu hareket aslında hastanın güvenliği açısından oldukça önemli.
Çünkü bu hareket yapılmadığı takdirde büyük riskler taşıyor.
Havanın kan damarlarına girmesi sandığımızdan da tehlikeli olabiliyor.
İğne yapmadan önce şırınganın içindeki havanın boşaltılması, aslında hayati bir öneme sahip. Çünkü içindeki hava alınmazsa, kan damarlarına girebilir. Bir miktar hava bile enjekte edilirse, bu hava embolisi denilen bir duruma yol açar.
Hava embolisi ise kan dolaşımına giren hava kabarcıklarının damarlarda hareket ederek tıkanmalara neden olduğu bir durumdur. Hava kabarcıklarının kan damarlarını tıkanmasıyla organlarımız zarar görebilir.
Tabii riski bununla sınırlı değil.
Bu hava kabarcıkları kalbe, akciğere ya da beyne ulaşırsa sanılandan daha ciddi sorunlar doğabilir. Kalbe ulaştığında kalp krizi, beyne ulaştığında felç, akciğere ulaştığında ise solunum sıkıntıları kaçınılmazdır.
İnsan damarlarında hava olmaması gerekiyor. Çünkü kan, kapalı ve basınç altında dolaşıyor. Bu sisteme hava girdiği an tıkanma gerçekleşiyor, bu da kanın, o bölgeden geçmesini engelleyerek yeterli besin ve oksijenin alınmamasına sebep oluyor.
Kaynaklar: AOHP, The Naked Scientistsİlginizi çekebilir:
Kaynak: WEBTEKNO.COM