Bilişim şirketi MİA Teknoloji, sağlık alanındaki yazılımlara ilişkin lisans haklarının New York merkezli MIA Tech Corporation unvanlı iştirakine devredilmesi ve iştirak şirketinin yüzde 51 hissesinin ABD merkezli yatırımcı firmaya satılmasına ilişkin sözleşme imzaladı. Toplam değeri 90 milyon dolar olan satışla şirket, Türkiye'yi küresel sağlık teknolojileri pazarında önde gelen merkezlerden biri haline getirmeyi hedefliyor. 90 milyon doların yüzde 51'i Amerikalı şirkete yüzde 49'u olan 46 milyon dolar MİA Teknoloji'nin kasasına girecek. Bu parayla da şirket yeni yatırımlar yapmayı planlıyor.
AR-GE, inovasyon, yazılım geliştirme, entegrasyon ve çözüm sağlama alanlarında Türkiye dışında Katar, Amerika Birleşik Devletleri ve Fas'ta faaliyetlerini sürdüren MİA Teknoloji, sağlık alanında sahip olduğu yazılımlara ilişkin lisans hakları ile ilgili olarak bu alanda faaliyet gösteren Amerika Birleşik Devletleri merkezli bir firma ile yaptıkları yatırım bazlı görüşmeler sonuçlandı. Görüşme sonrasında şirketin sağlık alanında sahip olduğu yazılımlara ilişkin lisans haklarının, Amerika'da kurulan New York merkezli MIA Tech Corporation unvanlı iştirak şirketine devredilmesi ve yine bu iştirakin yüzde 51 hissesinin ABD merkezli yatırımcı firmaya satılmasına ilişkin sözleşme imzaladı. Sözleşmenin detayları bugün İstanbul'da düzenlenen toplantıyla duyuruldu.
SATILAN YAZILIM HASTANENİN A'DAN Z'YE BÜTÜN SÜREÇLERİNİ YÖNETİYOR
Sözleşmenin imzalanması sonrasında konuyla ilgili bilgi veren MİA Teknoloji Yönetim Kurulu Üyesi İhsan Ünal, “Bu ortaklıktan büyük bir gurur duyuyoruz. 1 buçuk yılın sonunda ortaklığımız gerçekleşti. Satış sonrası sağlık alanındaki yazılım lisanslarımızı devrediyoruz. Bundan sonra yazılımları global pazara açmayı hedefliyoruz. Bu süreçte yazılımları satın almak isteyen 3 global firma vardı. Biri Amerika merkezliydi. stratejik olarak gördüğümüz bir ortaklık yaptık. Amerika'nın MENA bölgesinde özellikle Ortadoğu'da büyük çerçeve anlaşmaları var. Bu anlaşmaların içerisinde girmek istiyoruz.
İlk etapta Kuzey Amerika gibi yaşlı nüfusun fazla, sağlık giderlerinin çok olduğu bir bölgede yer almak için Amerika merkezli bir şirketle ortaklık anlaşması imzaladık. Şimdi çok çalışarak sağlık alanındaki yazılımları önce MENA bölgesi ve Kuzey Amerika olmak üzere ardından bütün global pazarda sunmayı amaçlıyoruz. Devrettiğimiz yazılımlar, bir hastanenin doktorun maaşından, hastanın kan sonucuna kadar A'dan Z'ye bütün süreçleri yöneten bir sistemdir. İçerisinde, yemekhane, personel devam kontrol ve otopark yazılımı da var. İlk başta globale satacağımız yazılım budur. bunun yanında birçok Ar-Ge ürünümüz de bulunuyor. Şimdi bu ürünleri de ayrı ayrı çıkarıp global pazara hazırlıyoruz. Asıl şimdi başlıyoruz, yazılım ihracatı başlangıçtır. Yazılımların başka ülkelerde kurulması ve desteklenmesi yine biz belli bir bedel karşılığında yapacağız. Yazılımları siber saldırılardan koruyacak yapıya sahibiz. 2010 yılında beri sağlık sektörünün içindeyiz ve Türkiye'nin en büyük üniversite hastanelerine hizmet veriyoruz" dedi.
DİJİTAL SAĞLIK SEKTÖRÜNÜN 2030 YILINDA 18 MİLYAR DOLAR BÜYÜKLÜĞE ULAŞMASI HEDEFLENİYOR
Özellikle Ortadoğu ve Kuzey Amerika bölgesinde uzun vadeli yatırımlar ve iş birlikleri gerçekleştirmeyi planladıklarını ifade eden Ünal, “Ortadoğu ve Kuzey Amerika bölgesi başta olmak üzere dijital sağlık sektörünün 2030 yılında 18 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaşması bekleniyor. Bizde buradaki potansiyeli görüyor ve projelerimizi bu bölgelerde yoğunlaştırıyoruz. İştirak şirketimiz MIA Tech Corporation uluslararası sağlık bilişim piyasasında iş geliştirme faaliyetlerine başladı. Aynı zamanda şirketimiz bu bölgelerdeki iş geliştirme operasyonları, pazar payı büyümesi ve Ar-Ge faaliyetlerini de destekleyerek uzun vadeli iş birlikleri ile çeşitli yatırımlar gerçekleştirmeyi planlıyor" diye konuştu.
Dijital sağlık alanındaki yatırım ve hedeflerine değinen Ünal; “Yeni yatırımımız ile bulunduğumuz bölgelerdeki sağlık merkezlerinin altyapısı güçlendirilerek, tıbbi ekipman ve çözüm odaklı teknolojilerin temin edilmesini sağlayarak, dijital sağlık platformları aracılığıyla hastaların takibi ve yönetiminin kolaylaştırılmasında destek sağlayacağız. Kuzey Afrika'da ki sağlık hizmetlerine erişimi artırmak için yerel sağlık kuruluşlarıyla iş birliği yapılması yönündeki faaliyetlerimize ağırlık vereceğiz. Bölgelerin ihtiyaçlarına uygun çözümler geliştireceğiz. Örneğin; Orta Doğu'da kronik hastalıkların yönetimi için yenilikçi çözümler sağlarken, Kuzey Amerika'da ise yaşlanan nüfusa yönelik sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi noktasında aktif rol alacağız. En büyük hedefimiz ise; uzaktan sağlık hizmeti yazılımlarımızı globalde bu sisteme entegre olan ve kullanan milyonlarca üyeye ulaşacak bir sistemi geliştirmek ve tüm bu süreçleri karma gerçeklik, artırılmış gerçeklik ve sanal gerçeklik teknolojileri ile yönetilmesini sağlamak" ifadelerini kullandı.
Yurt içinde Ar-Ge geliştiren firma satın almaları da gerçekleştireceklerini belirten Ünal, “Yakın zamanda paylaştığımız çok büyük ölçekte ve Türkiye çapında ses getirecek bir NATO ihalesinde iyi bir konumdayız. İhale sonucunu bekliyoruz. Bu da MİA Teknoloji’ye savunma sanayi alanında çok büyük kapılar açacak” dedi.
MİA YARDIM KÜLTÜR VE EĞİTİM VAKFI KURULDU
Dul ve çocuklu kadınlar ve çocuklarının sosyal hayat içerisinde yer edinmeleri, çocuklarının eğitimlerinin ve temel ihtiyaçlarının sağlanması ile bu kadınlara karşı toplumsal baskıların ortadan kaldırılmasına destek olmak amacı ile MİA Yardım Kültür ve Eğitim Vakfı kurduklarını söyleyen Ünal, “Vakfımızı yardıma ihtiyacı olan ve doğal felaketlerden etkilenen kişilere yardımda bulunmak, bu yardımların kurumsal hale gelmesini sağlamak ve bununla birlikte hem bakımevi, huzurevi ve rehabilitasyon merkezi kurmak hem de halihazırda kurulu olanları desteklemek amacıyla kurduk. Hedefimiz; eğitim, adalet, sağlık, verimlilik, inovasyon, teknoloji, sanatsal faaliyetler, denizcilik ve su spor faaliyetleri ile tüm spor dallarında ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kalkınmasına faydalı olacak konularda destekleyici faaliyetlerde bulunmak ve sokak hayvanlarının barınma, sağlık ve yiyecek ihtiyaçlarının karşılanması ile hayvan hakları bilincinin yerleşmesini sağlamak" diye konuştu.
Son olarak 2024 yılı için değerlendirmelerde bulunan Ünal, “2024 yılı için teknoloji ve inovasyon başta olmak üzere ajandamızda çeşitli stratejik gündem konularına yer ayırdık. Bu gündem konuları arasında işimizin gelecekteki büyümesini ve sürdürülebilirliğini desteklemek amacıyla; yapay zeka ve makine öğrenimi, dijital dönüşüm, IoT ve akıllı cihazlar, siber güvenlik ve veri koruma, yenilenebilir enerji ve sürdürülebilirlik, veri analitiği ve tahmin modelleri, eğitim ve yetenek geliştirme yer alıyor. 2024 yılında yüzde 90 oranında DC istasyon ağına sahip olmak ve Türkiye genelinde Elektrikli Araç Şarj Ağ Operatörleri arasında ilk 5'e girmek. Bu hedefe ulaşmak için gerekli altyapı çalışmalarımızı sürdürerek, daha fazla şarj istasyonunu faaliyete geçirmeyi planlıyoruz. Bunlara ek olarak, 2024 yılında paylaşımlı araçlarımızı da şarj ağı sistemimize entegre ederek sıfır karbon salınımı ile kesintisiz sürdürülebilir bir ulaşım ağı sağlamayı amaçlıyoruz. Bu şekilde, çevreye duyarlı ve sürdürülebilir bir ulaşım sağlayarak insanlar için güvenli ve konforlu bir seyahat imkanı yaratacağız. Bu amaca yönelik ise kısa vadeli planlarımız arasında 2024 yılının son çeyreğine doğru, şarj istasyonlarının elektriğini karşılamak adına güneş enerji santrali kurma projemiz yer alıyor. Tüm bunların yanında yenilenebilir enerji alanında faaliyet gösteren Enerjey firmamız ile başta Türkiye'de GES (Güneş enerji santrali) ve enerji depolama alanında yaptığımız başvuru süreçleri ile bu alanda büyük yatırımlar hayata geçirerek sürdürülebilir ekosisteme katkı sunmayı hedefliyoruz" ifadelerini kullandı.
DHA
Kaynak: SACITASLAN.COM