Uzayda yer çekiminin olmaması, ne yazık ki astronotların bazı sağlık problemleriyle mücadele etmesine sebep olur. Öyle ki bu problemler, hiç tahmin edilmeyecek türdendir ve sayıca oldukça fazladır.
Gelin, astronotların sağlık durumlarındaki değişimlere bakalım.
Uzayda yer çekiminin olmaması, kas ve kemiklerin zayıflamasına sebep olur.
Özellikle vücudun dik durmasını sağlayan kaslar, uzayda işlevini yitirir ve hızla küçülmeye başlar. Bu kas kütlesi iki hafta içinde oranında azalabilir, daha uzun görevlerde ise bu oran %30’a kadar çıkabilir.
Kemik kütlesi de benzer şekilde her ay %1-2 oranında azalır ve astronotlar, 6 aylık bir görev süresi sonunda kemik kütlelerinin %10’unu kaybedebilir. Bu sebeple astronotlar, yörüngedeyken günde 2.5 saate yakın güç egzersizleri yaparlar ve kas gelişimini hedefleyen beslenme rutinlerine sadık kalırlar.
Ancak tüm bu alınan önlemlere rağmen kas kaybının önüne geçmek ne yazık ki mümkün olmaz.
Ayrıca yer çekimsiz ortamda vücut kütlesini korumak da oldukça zordur. NASA astronotlara, her ne kadar besleyici gıdalar sağlamaya çalışsa da kilo kaybı yaygın bir sorundur. Önreğin Scott Kelly, ISS’de 340 gün boyunca kaldıktan sonra vücut kütlesinin %7’sini kaybetmiştir.
Uzayda kan akışı da yer çekimi sebebiyle bozulur. Bu, gövde sıvı birikmesine ve görme yetisinde bozulmalara neden olabilir. Astronotlar bu sebeple zaman içinde gözde yapısal değişiklikler ve görme sorunları yaşayabilir.
Hatta bu değişikliklerden bazıları kalıcı olabilir. Dünya’nın atmosferi bizi bu problemlerden korumaya yardımcı olur ancak uzay istasyonu yörüngeye girdiğinde bu koruma ortadan kalkar.
Uzun süreli uzay görevleri, beyin üzerinde de değişikliklere yol açar.
Beynin hareket, denge ve yönelim kısımlarındaki sinirsel bağlantılar etkilenebilir. Ayrıca beyin dokusunda sıvı birikimi gibi sorunlarla da karşılaşılabilir. Bu değişikliklerin eski hâline dönmesi, 3 yılı bulabilir.
Ayrıca uzayda geçirilen süre boyunca astronotların, bağırsak bakterileri ve mantarları önemli ölçüde değişir. Bu değişikliklerin sebebi; astronotların beslenme şekli, radyasyona maruz kalma ve geri dönüştürülmüş su kullanımı olabilir.
Uzayda 1 yıl kalındığında, sağlıklı beslenme ve egzersiz düzenine bağlı kalınırsa bağışıklık sistemi hayati düzeyde etkilenmez. Fakat astronotların yörüngedeyken aldıkları radyasyon dozları sebebiyle beyaz kan hücresi sayıları düşüşe geçer.
Ek olarak her bir DNA ipliğinin sonunda, genlerimizi hasarlardan korumaya yardımcı olduğu düşünülen ve telomer ismi verilen yapılar bulunur. Uzayda 1 yıldan uzun süre kalan astronotların, uzay uçusundan sonra telomerlerinin çok daha kısa olduğu bilinir. Bunun sebebi ise henüz tespit edilebilmiş değil.
Kaynak: BBCİlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz:
Kaynak: WEBTEKNO.COM