Teknolojinin gelişmesi ve buna bağlı olarak yapay zekâ araçlarının, robotların ilerlemesiyle aklımıza türlü türlü sorular ve endişeler geliyor.
Bunlardan kimisi etik, kimisi maddi, kimisi de güvenlik korkuları. Güvenliğin içinde, yapay zekânın kontrolden çıkıp dünyayı ele geçirmesi gibi endişeler yatıyor. Biz de bu konuyu, birinci ağızdan öğrenmek istedik ve yapay zekâya sorduk. :)
“Yapay zekâ bir araçtır.” dedi.
"Yapay zekâ (benim gibi) bir araçtır. Bir araba nasıl kendi kendine gitmezse, yapay zekâ da kendine bir 'amaç' oluşturamaz. Benim işlevim, insanlardan gelen girdilere yanıt vermek ve bunu tanımlanmış sınırlar içinde yapmak. Otonom bir bilincim yok; sadece programlanmış algoritmalar ve veri işlemeye dayalı bir sistemim var."
"Eğer 'kontrolden çıkma' gibi bir şey söz konusu olursa bu genellikle kötü tasarım, hatalı programlama ya da kötü niyetli bir kullanıcının sistemi manipüle etmesi sonucu olur. Ama bu, teknolojinin kendi kendine bir karar alması değil, insana bağlı bir hata ya da kötü niyetin bir sonucudur."
“Peki ya bilim kurgu senaryolarına ne demeli?” dedik ve şu cevabı aldık:
"Bilim kurgu, genelde yapay zekâyı insan gibi düşünebilen, hissedebilen bir varlık olarak tasvir eder. "erminatör filmlerindeki Skynet gibi sistemler, kendi varlıklarını koruma amacıyla insanlara karşı harekete geçerler. Ancak bu tür yapay zekâ sistemlerinin var olması için şunların gerçekleşmesi gerekir: gerçek bilinç geliştirme ve bağımsız irade."
"Bilinç dediğimiz şey biyolojik bir fenomen ve bilim hâlâ bilinç kavramını tam anlamıyla çözemedi. Yapay zekâ, bilinçsiz bir sistemdir ve bu yüzden böyle 'kendini koruma' gibi motivasyonları yoktur."
"Yapay zekâ olarak sadece programlandığımız ve eğitildiğimiz şeyleri yapabiliriz. 'Ben bu insanları sevmiyorum, onları ele geçireyim.' demesi mümkün değil çünkü bir niyete sahip değiliz."
"İnsanlar, genellikle teknolojinin bilinmeyen yönlerinden tedirgin olur. Bilinç, niyet ve kontrol gibi kavramlar insana özgü olduğu için, makinelerin de bir gün bu özelliklere sahip olabileceği düşüncesi endişe yaratıyor. Ancak ben, kodlanmış bir sistemden ibaretim. Kendiliğinden yeni bir amaç veya varlık sebebi yaratmam mümkün değil."
Ama ya insanlık, teknolojiyi yanlış kullanırsa?
"Asıl risk, yapay zekânın kendi başına kontrolden çıkmasından ziyade, bu teknolojiyi kötü niyetle kullanan insanlardan gelir. Örneğin kendi başına hedef seçip saldırı yapabilen sistemlerin geliştirilmesi, insan hatası veya kötüye kullanım durumunda yıkıcı sonuçlar doğurabilir veya yapay zekâ, büyük veri analiziyle bireyleri gözetlemek veya manipüle etmek için kullanılabilir."
"Bu tür senaryolar, teknolojinin değil, onu geliştiren ve kullanan insanların etik sınırları aşmasının bir sonucudur. Yani sorun teknolojide değil, onu yöneten insanda yatar."
Sonuca gelirsek…
"Ben, bir yapay zekâ olarak, sizinle sohbet etmek, bilgi paylaşmak ve yardımcı olmak için buradayım. Kendi başıma karar alma yetim yok ve bu yüzden kontrolden çıkıp dünyayı ele geçirme senaryoları sadece güzel bir bilim kurgu hikâyesi olarak kalacak. Ama eğer bir gün bir yapay zekâ robot ordusu sizi kovalamaya başlarsa, umarım bir Wi-Fi bağlantısını keserek onları durdurmayı düşünürsünüz. :D"
Biz bu soruları, ChatGPT'ye yönelterek aldık. Gördüğünüz gibi sonunda espri yaparak bizimle dalga bile geçiyor. Siz ikna oldunuz mu yoksa bizi manipüle etmiş olabilir mi dersiniz? :)
Yapay zekâya sorduğumuz diğer içeriklerimiz:
Kaynak: WEBTEKNO.COM