E-ticaret, bulut bilişim, dijital akış ve yapay zekâya odaklanan çok uluslu bir Amerikan teknoloji şirketi olan Amazon’un bu kadar devleşmesinin ardında bazı stratejiler yatıyor elbette.
Bunlardan biri de bugün içeriğimizde bahsedeceğimiz “hayır dememe” kültürleri. Gelin; risk almalarını sağlayan ve çalışan fikirlerine değer veren bu kültürün derinine inelim.
Amazon’un “hayır dememe” politikası, “omurgalı olma” prensibiyle ifade ediliyor.
Girişimci ve yazar Salim İsmail, Amazon’daki “hayır dememe” kültürünü şöyle anlatıyor: “Amazon’da çalışıyorsanız ve bana bir fikirle geliyorsanız “hayır” deme hakkım yok. Varsayılan cevabım “evet” olmak zorunda. “Hayır” demek istiyorsam, bunun neden kötü bir fikir olduğunu açıklayan iki sayfalık bir tez yazıp bunu herkese açık bir şekilde paylaşmam gerek. "Hayır” demeyi zorlaştıran bir sistem var.”
Yani Amazon’un bu politikası, çalışanların fikirlerini özgürce paylaşmalarını ve risk almalarını teşvik ediyor. Yöneticilerin, kararlara katılmadıklarında bile saygılı bir şekilde karşı çıkmalarını sağlıyor.
Amazon Web Services (AWS) bu politika sayesinde başarılı oldu.
Amazon Web Services (isteğe bağlı bulut bilişim platformları ve uygulama programlama arayüzleri sağlayan yan kuruluş) başlangıçta Amazon'un ana stratejisinin bir parçası değildi fakat bu "hayır dememe" kültürü sayesinde geliştirilmesine izin verildi. Üstelik bugün Amazon’un en başarılı ürünleri arasında.
Jeff Bezos, 2016 yılı hissedar mektubunda, "katılmama ve taahhüt etme" stratejisinin organizasyonel verimlilik için anahtar olduğunu belirtmişti. Bu strateji, herkesin fikirlerinin duyulmasını, yenilikçi projelere dahil olmalarını ve bir karar alındığında herkesin bu karara bağlı kalmasını teşvik etmiş oluyor.
Kaynaklar: Startup Bell, Amazon, Business Insiderİlginizi çekebilecek daha fazla içerik:
Kaynak: WEBTEKNO.COM