Bu, aslında sıcak savanlarda hayatta kalmalarını sağlayan bir adaptasyon mekanizması.
Üstelik derileri, sağlık koşullarıyla ilgili çok önemli bilgiler de veriyor!
Fillerin derisinin buruşuk ve çatlak olması, bu büyük hayvanların Afrika savanlarındaki zorlu yaşam koşullarına uyum sağlamak için evrimsel olarak geliştirdikleri bir özelliktir.
Asya fillerine nazaran Afrika fillerinin derisindeki bu belirgin buruşukluk, sıcak iklimin etkilerini azaltmak ve hayvanın hayatta kalmasını desteklemek amacıyla evrimleşmiştir.
Filler, büyük bedenleri ve kalın derileri sayesinde yüksek sıcaklıklarda bile uzun süre dayanabilirler. Ancak, derilerinin bu şekilde kalınlaşması ve çatlaması; aslında bu dev hayvanların hayatta kalmasını sağlayan bir dizi adaptif özellik içeriyor. Nasıl mı?
Yeni doğmuş fillerin derilerinde, küçük çıkıntı ve çukurlar bulunur.
Bu çukurlar, zamanla derinin kalınlaşmasıyla belirginleşiyor ve deride geniş çatlaklar oluşturuyor. Bu çatlaklar, tüm deri boyunca uzanan bir kanal sistemi gibi birbirine bağlanarak derinin her tarafına suyun eşit şekilde yayılmasını sağlıyor.
Fillerin derisindeki çatlaklar ve buruşukluklar, suyun deri boyunca daha etkili bir şekilde dağılmasını ve daha fazla suyun tutulmasını sağlıyor. Fil, bir su birikintisine girdiğinde veya hortumuyla su püskürttüğünde su, bu ince çatlaklar boyunca hareket ediyor ve derinin tüm yüzeyine nüfuz ediyor. Bu şekilde, filin derisi pürüzsüz bir yüzeyden yaklaşık 10 kat daha fazla su tutabiliyor. Su, deride biriken terin buharlaşmasını yavaşlatıyor, bu da filler için vücut sıcaklığını düzenlemeye yardımcı oluyor.
Derinin buruşuk ve çatlak yapısı ayrıca filin toz ve çamuru daha uzun süre tutmasını sağlar.
Asya fili. .via-text { background-color: rgb(0,0,0); /* Fallback color */ background-color: rgba(0,0,0, 0.4); /* Black w/opacity/see-through */ color: white; font-weight: 300; font-size: 0.75em; position: absolute; bottom: 0%; right: 0; z-index: 2; padding: 5px !important; text-align: left; }
Bu toprak tabakası, filler için doğal bir koruyucu işlevi görüyor. Hem Güneş ışığından hem de parazitlerden koruma sağlıyor. Bu özellikler, filler için derinin sağladığı koruyucu bariyerlerin başlıca örnekleridir.
Asya fillerinin derisi ise daha az pürüzlüdür çünkü bu fillerin yaşadığı tropikal bölgeler daha nemli ve su kaynakları daha bol olduğu için, derinin bu tür bir çatlak yapısına ihtiyaç duyulmaz. Bu durum, derinin evrimsel olarak nasıl farklılık gösterdiğini ve filler arasında çevresel koşullara bağlı olarak nasıl çeşitlilik gösterdiğini açıkça ortaya koyuyor.
Kaynaklar: Tubitak, Smithsonianİlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz:
Kaynak: WEBTEKNO.COM