Gündem

Hristodulidis, Guterres’in 3’lü ya da 5’li görüşme önerdiğini savundu

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis BM’nin, gerek Genel Sekreter Antonio Guterres gerek Kişisel Temsilci Maria Angela Holguin düzeyinde yeni bir üçlü ya da beşli görüşme…

Hristodulidis, Guterres’in 3’lü ya da 5’li görüşme önerdiğini savundu
27-04-2024 12:57

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis BM’nin, gerek Genel Sekreter Antonio Guterres gerek Kişisel Temsilci Maria Angela Holguin düzeyinde yeni bir üçlü ya da beşli görüşme için çalıştığını ileri sürdü.

Fileleftheros haberi “Üçlü Ya Da Beşli Görüşme Önerisi Ortaya Attı… Başkan BM Genel Sekreteri’nin Yaptığı ve Kendisinin Kabul Ettiği Önerinin Ne Olduğunu Siyasi Liderliğe Açıkladı” başlık ve spotlarıyla aktardı.

Haberde, Hristodulidis’in dünkü Rum Ulusal Konsey toplantısında siyasi parti başkanlarına anlattıklarından; Genel Sekreter’in Kişisel Temsilcisi Holguin, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Rum Yönetimi Başkanı Hristodulidis’in sadece liderler düzeyinde ya da danışmanlarının da katılacağı gayri resmi görüşme önerdiğinin anlaşıldığı savunuldu.

Gazete edindiği bilgilere dayanarak, Holguin’in önerisinin Hristodulidis tarafından kabul, Tatar tarafından reddedildiğini ileri sürerek, onun da üçlü (Tatar, Hristodulidis ve Guterres) veya beşli (Tatar, Hristodulidis, Türkiye, Yunanistan ve Guterres) görüşme çağırması için durumu Genel Sekreter’e ilettiğini yazdı.
Haberde, BM’nin bu düşüncesini Brüksel’deki görüşmeleri sırasında Genel Sekreter Guterres’ten öğrendiği savunulan Hristodulidis’in, öneriye olumlu yaklaştığı ancak Kıbrıs Türk tarafının yaklaşımının olumsuz olduğu ileri sürüldü.

Habere göre, Rum Yönetimi Türk tarafının bu tür görüşmelere olumsuz yaklaşma sebebinin “durumun olduğu gibi devam etmesini, Holguin’in 6 aylık görev süresinin dolmasını ve çıkmaz ilan edilmesini istemesi” olduğuna inanıyor. Gazete, buna rağmen Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’in önümüzdeki ay Ankara’ya gerçekleştireceği ziyaret sırasında üçlü yahut beşli görüşme önerisini yeniden gündeme getirmek niyetinde olduğunu yazdı.
Gazeteye göre, Holguin Ada’ya 7 Mayıs’ta gelecek ve bir hafta kalacak. Cumhurbaşkanı Tatar ve Rum Yönetimi Başkanı Hristodulidis’le muhtemelen 8 Mayıs’ta görüşecek. Hristodulidis Holguin ziyaretini, Kıbrıs sorunundaki çabaların bundan sonraki süreci açısından belirleyici önemde görüyor.
Rum Sözcü Konstantinos Letimbiotis Ulusal Konsey toplantısının ardından yaptığı açıklamada, Hristodulidis’in Rum siyasi parti başkanlarına Holguin ile görüşmeleri hakkında da bilgi verdiğini anlattı.

Gazeteye göre, Letimbiotis Guterres’in üçlü ya da beşli görüşme önerisinin halen masada mı olduğu sorusuna karşılık “bu öneriyle ilgili bundan sonra atılacak adımları ve önerinin nasıl uygulanacağını görmek için Holguin’in Ada’ya gelmesini ve Hristodulidis’le yapacağı görüşmeyi beklediklerini” söyledi.

-“Kıbrıs Grubu açıklandı, Kıbrıs Hukuk Grubu yolda”
Hristodulidis’in Avrupa Konseyi toplantısının sonuçları ve karar metni ile Rum Yönetiminin düzensiz göç ve sığınmacılarla ilgili çabaları hakkında da detaylı bilgi verdiğini kaydeden Sözcü Letimbiotis, Hristodulidis’in “Kıbrıs Grubunun” da oluşturulduğunu açıkladı.
Letimbiotis’e göre Hristodulidis’e danışmanlık yapmak üzere oluşturulan grupta Panayotis Dimitiru, Kris Triandafillidis, Yorgos Kukumas, Yorgos Lukaidis, Hrisiana Erotokritu, Hrisi Pandelidis, Stavros Angelidis, Yorgos Yeorgiu, Menelaos Kiprianu, Yorgos Boyci, Hristos Yosifidis ve Kiriakos Çimillis yer alıyor. Önümüzdeki dönemde “Kıbrıs Sorunu Hukuk Grubu” da açıklanacak.

-“Kıbrıs sorununu yönetmek tek kişinin işi değil”
Rum siyasi parti başkanları da Konsey toplantısı çıkışında basına açıklama yaptı. DİSİ (ve Rum Meclis) Başkanı Annita Dimitriu “Kıbrıs sorununun yönetimi tek kişinin işi değil.” diyerek Ulusal Konsey’in şu anda ve önümüzdeki dönemde koordinasyon içerisinde olması gerektiğine dikkat çekti. Gerek DİSİ olarak Avrupa Halk Partisi içerisinde, gerekse Meclis ve milletvekilleri olarak çeşitli kurumlar aracılığıyla, olması gereken stratejiyi güçlendirme ve Rum tezlerini koruyup savunmada oynayacak rolleri olduğunu söyledi.

-“Kıbrıs sorununda enerji merkezli pozitif ajanda”
AKEL Genel Sekreteri Stefanos Stefanu, AKEL’in, Kıbrıs sorununda, müzakereleri yeniden başlatma dinamiği yaratmak için odak noktasını enerji konularının oluşturduğu bir olumlu ajanda oluşturulması önerisini Konsey toplantısı sırasında yeniden dile getirdiğini açıkladı. Bu inisiyatifi almamaları durumunda Türkiye’nin müzakerelere yeniden başlama konusunda hiçbir güdüsü olmayacağı görüşünü ortaya koydu. Stefanu partisinin “çok tehlikeli bir durum yaratıldığı” görüşünü de yineleyerek geçen zamanın, iki bölgeli iki toplumlu federal çözüm perspektiflerini olumsuz etkilediği görüşünü yineleyerek “çok tehlikeli bir durum yaratıldığına” dikkat çekti.

-“AB kendi müzakere gücünü ortaya koymak zorunda”
DİKO Başkanı Nikolas Papadopulos AB’nin, “Türkiye’yi yeniden müzakere masasına oturtmak için kendi müzakere gücünü ortaya koymak zorunda olduğunu” savundu. Avrupa Konseyi kararının “Türkiye-AB ilişkilerini Kıbrıs sorunundaki gelişmelere bağladığını” iddia etti ve kararın “AB’nin son dönemde aldığı en güçlü ve kullanışlı karar” olduğu görüşünü ortaya koydu. Bu kararı değerlendirmeleri gerektiğine vurgu yapan Papadopulos, “AB’nin Kıbrıs sorununun çözüm çabalarında aktif

katılımının da kendileri açısından güçlü bir araç olduğuna” dikkat çekti.
-“Türkiye kendi mesajlarını verebileceği jeopolitik silah ve olanaklara sahip”
“Türkiye’nin henüz yeterli baskı hissetmediğini ve ABD ve AB’nin çıkarları açısından çoğu zaman köşeye sıkışmış olsa bile kendi mesajlarını verebileceği jeopolitik silah ve olanaklara sahip olduğunu” söyleyen DİPA Başkanı Marios Karoyan bu nedenle bunun (müzakerelerin kaldığı yerden yeniden başlaması) kolay bir argüman olduğu yanılgısına kapılmadığını vurguladı. Karoyan, Konsey toplantısında Güven Yaratıcı Önlemler (GYÖ) hakkında da görüş belirttiklerini belirterek “çünkü sağdan ve soldan tek yanlı aldığımız GYÖ’lerin yeterli olmadığını işitiyoruz.” dedi.

-“Türkiye’nin tavrı Kıbrıslı Türklere destek paketleri vermekle değişmez”
ELAM Başkanı Hristos Hristu “Türkiye’ye taviz verilecek zaman değil” görüşünü ortaya koydu ve “Türkiye’nin tavrı, Kıbrıs Türk toplumuna yeni destek paketleri vermekle değişmez.” ifadesini kullandı.Ekologlar, Konsey toplantısı sırasında mülkiyet, Rumların KKTC’de kalan eski mallarının betonlaşması, Kıbrıslı Türk avukatın beratı gibi yargı bağımsızlığındaki “tuhaf” gelişmeler ile ilgili “olumsuz ve nahoş gelişmelerin” ele alındığını açıkladı.
Alithia haberi “Ulusal Konsey Nihayet Toplandı… DİSİ Başkanı: ‘Kıbrıs Sorununun Yönetilmesi Tek Kişilik iş Değil” başlığıyla aktardı.
Politis “Başkan’ın Holguin İle Yeni Görüşmesi 8 Mayıs’ta… Kıbrıs Grubu Atandı” attı, Haravgi ise “Guterres Önerisi Halen Masada… Annita Dimitriu: ‘Kıbrıs Sorununun Yönetilmesi Tek Kişilik İş Değil” ve “AKEL Kıbrıs Sorununda Enerji Odaklı Pozitif Ajanda Önerdi” başlıklarını attı.

TAK

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER