Gündem

Türkiye'nin konuştuğu tekel bayi saldırısı davası başladı: "Öldürme kastımız yoktu"

İstanbul Esenyurt'ta 2 kişinin hayatını kaybettiği tekel bayi saldırısıyla ilgili 10 sanığın yargılanmasına başlandı.

Türkiye'nin konuştuğu tekel bayi saldırısı davası başladı:
19-02-2024 14:37

Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruÅŸmaya sanıklar Tarık Özer, Murat Özer, Azat Özer ve Servet Özer tutuklu bulunduÄŸu cezaevinden Ses Görüntülü ve BiliÅŸim Sistemi (SEGBÄ°S) aracılığıyla baÄŸlandı.

Duşmaya tutuksuz sanık Adem Kılıç, Ercan Topçu, Hüsamettin Ahmetoğlu, şikayetçi Cantürk Erzen ve taraf avukatları katıldı.

"OĞLUMUN VURULDUĞUNU DÜŞÜNEREK..."

Tutuklu sanıklardan Tarık Özer savunmasında, şunları söyledi:

"Cantürk Erzen’i 2015 yılından beri tanıyorum. Kendisiyle ticari iliÅŸkim ve arkadaÅŸlığımız vardır. Olaydan 3-4 ay önce 70 bin ton demir aldılar. Karşılığında çek verdiler. Çeklerden birini ödediler diÄŸerini ödemediler. 625 bin liralık çek için ödeme emri gönderttim.

Olay günü ÅŸirketimden marinaya gittim. Orada kardeÅŸim Murat ve arkadaÅŸlarım geldi. AkÅŸam saatlerinde Cantürk Erzen sosyal medya hesabından benim gönderdiÄŸim ödeme emrini paylaÅŸarak küfürlü sözler söylemiÅŸ. Bende kardeÅŸim Murar Özer’e gösterdim bu paylaşımı.

Sonra kalktık kardeÅŸimle birlikte giderken çevremizden arkadaÅŸlarımız aradı Cantürk Erzen’in paylaşımlarını söylediler. Ben de onu takmadığımı söyledim. OturduÄŸumuz sitenin önüne geldiÄŸimizde gelen telefonlar artınca bizde Cantürk Erzen'i bu paylaşımları kaldırması için kardeÅŸim Murat aradı.

Cantürk telefonu açmadı dönüşte yapmadı. Tekel bayiisinde olduÄŸunu düşünerek gidip konuÅŸmak istedik. Tekel bayiisine girince 3 kiÅŸi vardı. Yunus ve Yusuf Erzen’i tanıyordum. Batuhan Bayındır’ı tanımıyordum. Servet bizimle gelmedi. Kim haber verdi onu da bilmiyorum.

Paylaşımları görüp gelmiÅŸ olabilir. Biz Yunus Emre’ye babasını sorduk oda ‘Ne yapacaksın babamı’ diye karşılık verdi. KardeÅŸim Murat’ta ‘baban bize hakaret etmiÅŸ çağır gelsin konuÅŸalım’ dedi. Sonra kardeÅŸimle Yunus Emre Erzen sürtüşmeye baÅŸladı.

Ben de Batuhan Bayındır’la Yusuf Erzen’i kavganın büyümemesi için kollarımı açarak engelledim. Ben sırtım dönükken silah sesi duydum. OÄŸlumda 'baba baba' diye bağırınca kardeÅŸimin vurulduÄŸunu gördüm yerdeki kanlardan.

Oğlumun seslenişini duyunca oğlumun vurulduğunu düşünerek o anki halle hedef alarak ayağından vurmak istedim. Yunus Emre'nin silahını bırakması için ayaklarından vurmak için ateş ettim."

"DOLAPLARA ATEÅž ETTÄ°M"

"Yusuf Erzen eli belinde üzerime doğru gelince 2-3 el bacağına doğru ateş ettim" diyen Tarık Özer savunmasının devamında ise şunları kaydetti:

"Tekrar döndüğümde elindeki silahı bırakmayınca ben tekrar ayağına bir el ateş ettim. Sonra kardeşim beni tutup dışarı çıkartırken arkamızdan ateş etmesinler diye rast gele dolaplara ateş ettim.

Benim orada öldürme kastım yoktur, ben kardeşimi ve oğlumu korumak için ateş ettim. Kardeşimi tedavi için hastaneye bıraktık. Sonra eve gidip üstümü değiştirmek için arkadaşım Adem evime yakın bir yere bıraktı.

Büyükçekmece'deki eve geçtim, oraya oğlum Azat geldi. Oğlumla orada teslim olmak için konuştuk. Rast gele bir binanın önünde birinden telefonu istedim polisi aradım kendimi ihbar ettim. Polisler geldi bizi götürdü sonrada tutuklandık.

Ben silahımı olay günü arabada bırakmıştım. Ben oraya gidip öldürme yaralama kastım yoktu. Olay bir anda kendiliÄŸinden geliÅŸti. OÄŸlumun ve kardeÅŸimin öldürüldüğünü düşünerek o anki korku ve panikle haraket ettim. Benim Yunus Emre Erzen’i öldürme kastım yoktu.

Batuhan Bayındır olay anında yere düştü. Bayındır, Yunus Erzen’le karşı karşıyaydı. Yunus’un yere düştüğü anla Batuhan’ın yere düştüğü an aynıdır. Benim Batuhan’ın ölümüyle alakam yoktur. Batuhan’ın Yunus’un silahından çıkan kurÅŸunla öldüğünü düşünüyorum.

Bayındır ailesiyle ailem tarafından görüşme yapıldığını, arabuluculuk süreci yürütüldüğünü biliyorum. Ailem de Bayındır ailesiyle uzlaştıklarını, helalleştiklerini söylediler"

"VERDİĞİ ÇEKLER KARŞILIKSIZ ÇIKTI"

Sanıklardan Murat Özer ise savunmasında şu ifadelere yer verdi:

“Ben Cantürk Erzen’i 2009 yılından beri tanırım. Bir husumetim yoktur. 2022 yılına kadar iliÅŸkimiz devam etmiÅŸtir. Benim yaptırdığım bir binanın iÅŸlerini de kardeÅŸimle aynı sektörde olmalarına raÄŸmen Cantürk’e verdim.

Cantürk’le kardeÅŸim arasında bir demir ticareti olmuÅŸ benim haberim yoktu bundan. KardeÅŸime 1 milyon 300 bin liralık çek vermiÅŸ Cantür. Bunlardan birini vermiÅŸ diÄŸer çeki ödememiÅŸ. KardeÅŸimde diÄŸer çekin ödenmesi için oÄŸlunu ve kendisini aramış.

Ben olay günü Marina’da otururken Cantürk abimin ona gönderdiÄŸi evrakı paylaÅŸarak küfürler etmiÅŸ. KardeÅŸim bana gösterince ÅŸaşırdım. Cantürk’ün telefon numarasını sildim ve marinadan kalkarak evime geldim.

Abimle aynı sitede oturuyoruz. Abimin de arkamdan siteye geldiÄŸini gördüm. Bu durumu konuÅŸtuk, 'Yarın sabah daha detaylı konuÅŸalım' dedim. Sonra Cantürk Erzen’i aradım ama açmadı.

Abim de Cantürk’ün tekel bayiisinde olabileceÄŸini söyledi. Ben isteksiz olmama raÄŸmen abim tek gitmesin diye beraber gittik. Biz uzlaşı saÄŸlamak için oraya gittik. Yolda giderken Azad Özer’in dürümcüde olduÄŸunu öğrenince onu da aldık giderken. Yolda Servet Özer’i aradım paylaşımlardan bahsettim. Servet Özer’i ben gelmesi için aramadım teklifte bulunmadım.

ekel bayine gittiÄŸimizde içerde 3 kiÅŸi vardı. Yunus Emre Erzen’i tanıyordum. Yunus Emre’yle samimi bir iliÅŸkimiz vardı. Yunus Emre içeri girince tavırlı, agresif cevaplar verince bir de gözüyle arada silahına bakıyordu. Alkol bardağını gördüm. Ben kendisinin bize ateÅŸ edeceÄŸini düşündüm.

ELÄ°NÄ° TUTMASAM BENÄ° VURACAKTI

Sonra Yunus Emre’nin omzuna elimi koyarak babanı çağır dedim bana sert ve kinayeli cevap vererek elimi itekledi. O sırada silahı alıp bizi vuracaktı. Ben kendi ruhsatlı silahım vardı. Benim Yunus Emre’ye zarar verme isteÄŸim yoktu. Orada tesadüfen elime geçen ÅŸiÅŸeyle kafasına vurdum ona engel olmak için.

Yunus Emre’ye engel olamadım, silahını tutmasam beni vuracaktı. Yunus Emre yerde bir kaç kez ateÅŸ etti. Ben abimin olay yerinde ateÅŸ ettiÄŸini bile bilmiyordum. Silahının olup olmadığınıda bilmiyordum. Ä°zlediÄŸim görüntülerde Azat beni korumaya geliyor, Azat istese benim silahımı alıp vurabilirdi ama zarar vermek istemedi.

Abim silah kullanmayan insan o an benim ve oğlunun vurulduğu düşüncesiyle panikle ateş ediyor. Ben engel olmaya çalıştım dışarı çıktık. Hastaneye gittim.

“OLAYDA BÄ°ZÄ°M MAÄžDUR OLMAMIZ GEREKÄ°RKEN ŞİMDÄ° BURDAYIZ"

İddianamede kan gütmeden bahsedilmiş. Biz kan gütmedik. Onların düğününe cenazesine gittik. Bizim olayda öldürme kastımız yoktu. Olayda bizim mağdur olmamız gerekirken şimdi burdayız. Olay günü ayağım kırılsaydı oraya gitmeseydim. Keşke Cantürk o küfürleri paylaşmasaydı" ifadelerini kullandı.

Duruşma diğer sanıkların savunmalarının alınmasıyla devam ediyor.

Ä°DDÄ°ANAMEDEN

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede 28 Temmuz 2023'de saat 23.30 sıralarından meydana gelen tartışma ve ateşli silahla ateş edilmesi sonucunda Yunus Emre Erzen ve Batuhan Bayındır'ın hayatını kaybettiği anlatıldı. Olay günü şüpheli Murat Özer ve Tarık Özer'in, Cantürk Erzen aleyhinde avukatları aracılığıyla icra takibi başlatması üzerine Cantürk Erzen'in şüpheliler Samet Özer, Murat Özer ve Tarık Özer'e yönelik yaptığı paylaşımda, "Lan şerefsizler ben paranızı mı? Vermedim bana dava açıyorsunuz. Beni bu saatten sonra siz öldürürsünüz bu da yapabilirsenizö yazdığı kaydedildi. Paylaşım sonrasında Murat Özer, Tarık Özer, Azat Özer ve Servet Özer ile birlikte Cantürk Erzen'i aramak için Tekel bayine gittiği anlatıldı. Şüphelilerinin Tekel bayine gittiğinde dükkan içerisinde Yunus Emre Erzen, Yusuf Erzen ve iki ailenin husumeti ile alakası olmayan Batuhan Bayındırın olduğu kaydedildi. Şüphelilerin Cantürk Erzen ile görüşmek istediği, Yunus Emre Erzen'in ise babasını çağırmak istememesi nedeniyle tartışmanın başladığı fezlekede yer aldı. Sözlü tartışma esnasında Yunus Emre Erzen'in kasanın altında bulunan silahı alarak Murat Özer'in ayaklarına iki el ateş ettiği, daha sonrasında silahlı olayın meydana geldiği kaydedildi. Olay sonrasında Yunus Emre Erzen ve Batuhan Bayındır'ın hastanede hayatını kaybettikleri belirtildi. Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan raporda Yunus Emre Erzen'in vücudunda 9 adet mermi girişi olduğu, Batuhan Bayındır'ın vücudunda ise 2 adet mermi girişi olduğu yer aldı.

"ERKEKSEN DÃœKKANA GEL PARANI AL"

Fezlekede Batuhan Bayındır'ın ailesinin maddi ve manevi tazminatlarını aldıkları gerekçesiyle şikayetinden vazgeçtiği ancak Yunus Emre Erzen'in ailesinin şikayetinin devam ettiği anlatıldı. Fezlekede bilgi sahibi olarak beyanı alınan Tarık Özer'in eşi Yadigar Özer, eşinin demir tüccarı olduğunu ve 20 gün önce ticaret yaptığı bir kişinin çekini ödemediği, bu nedenden dolayı icraya verdiği, bu kişinin whatsapp'dan hakaret içerikli paylaşımlar yaptığını, "Erkeksen dükkana gel paranı al" şeklinde mesaj attığını söyledi.

SULH YAPMAK İÇİN GİTTİK

Şüpheli Murat Özer'in savunmasında özetle, müşteki Cantürk Erzen'in ağabeyi Tarık Özer'e borcunu ödememesi üzerine Tarık'ın Cantürk'ü icraya verdiğini, bu sebeple olay günü Cantürk Erzen'in Whatsapp'tan hakaret içerikli durum paylaşımı yaptığını, kendilerinin de sulh yapmak için Cantürk Erzen ile konuşmak istediklerini söyledi.

Özer savunmasının devamında Tekel bayisinde Yunus Emre Erzen'in agresif şekilde davranması üzerine sakinleşmesi için elini omzuna koyduğunu, Yunus Emre'nin elini ittiğini ve kasanın altındaki silaha yöneldiğini, bunun üzerine silahı almaması için kendisini engellemek için Yunus Emre'yi ittiğini ve kafasına içki şişesiyle vurduğunu, Yunus Emre'nin kasanın altından silahı alarak kendisinin ayaklarına doğru 3-4 kez ateş ettiğini ancak 2 kurşunun ayağına isabet ettiğini, diğer şüphelilerin kendisine yardım etmek ve Yunus Emre'yi engellemek için müdahale ettiklerini, olayda kendi silahını kullanmadığını ifade etti.

SANIKLAR İÇİN İSTENEN CEZALAR

Ä°ddianamede, tutuklu sanıklar Tarık Özer, Murat Özer, Azat Özer ve Servet Özer'in, Yunus Emre Erzen'e yönelik "tasarlayarak kan gütme saikiyle kasten öldürme" suçundan ağırlaÅŸtırılmış müebbet, Batuhan Bayındır'a yönelik "kasten öldürme" suçundan müebbet, Yusuf Erzen'e yönelik "tasarlayarak kan gütme saikiyle kasten öldürmeye teÅŸebbüs" suçundan 13 yıldan 20 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi. Sanıkların ayrıca, "kiÅŸilerin hayatı, saÄŸlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli olacak biçimde ya da kiÅŸilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda silahla ateÅŸ etmek veya patlayıcı madde kullanmak" suçundan 6’ÅŸar aydan 3’er yıla kadar, “ruhsatsız silah bulundurmak" suçundan da 1’er yıldan 3’er yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.

Ä°ddianamede, tutuksuz sanıklar Adem Kılıç, Erdal Adıyaman, Ercan Topcu, Vedat Erkin, Nimetullah Özer, Hüsamettin AhmetoÄŸlu'nun da "suçluyu kayırma" suçundan 6’ÅŸar aydan 5’er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları gerektiÄŸi belirtildi.

DHA

Kaynak: SACITASLAN.COM

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER